Suçların en büyüğü yalan söylemektir.
Hadis-i Şerif
Geçtiğimiz hafta düzenlediği bilgilendirme toplantısı ile kamuoyunun önüne çıkan Güney Marmara Ajansı vereceği hibelerle bölge potansiyelini harekete geçirmeyi planlıyor. İlk toplantısını sınırlı bir grupla yapan Ajans’ın önümüzdeki günlerde bilgilendirme toplantılarına devam edeceği söyleniyor.
Geride bıraktığımız hafta, 3-8 Ocak tarihleri arasında Balıkesir kent merkezinde yayınlanan yerel gazetelerin birinci sayfalarını inceleyerek hazırladığımız Birincisayfa bölümümüzle gazetemizdeki yerimizi aldık.
Bu hafta yerel gazeteler yılbaşı haberleriyle gündemlerine başladılar. Sonraki günlerde farklı konuları birinci sayfalarına taşıyan yerel gazetelerin geçtiğimiz hafta en çok yoğunlaştıkları konu ise Güney Marmara Kalkınma Ajansı’nın düzenlediği bilgilendirme toplantısı oldu.
Ayrıca yerel medyanın kendisi de, birinci sayfalarda yer alan belli başlı konular arasındaydı. Özellikle kendisini “Amiral” sanan bir yerel gazetenin yalan haberinin belgelenmesi ve duayen bir gazeteci hakkında vergi kaçakçılığı davasının sonuçlanması yerel gazetelerin ve gazetecilerin önemli gündem maddeleri arasında yer aldı.
Yeni yıl sakin geçti
Yerel gündem geçen haftaya yılbaşı haberleriyle başladı. Özellikle yılbaşına girdiğimiz ilk saatlerde yaşanan asayiş olayları, 2010 yılının genel bir panoraması ve tabi ki yılbaşının olmazsa olmazı yeni yıl kutlamaları yerel gazetelerin birinci sayfalarında yer alan haberler arasındaydı.
Yılbaşı denlince yeni yılın ilk dakikalarında doğan bebeklerin haberleri de bu yıl yerel gazetelerin birinci sayfalarında rastladığımız haberler arasındaydı.
Genel olarak bir intihar haberinin dışında yılbaşıyla ilgili haberler olumlu nitelikleriyle öne çıktı. Özellikle eğlence mekânlarından fotoğraflar ve haberler yerel gazetelerin başta birinci sayfaları olmak üzere iç sayfalarında ve son sayfalarında geniş şekilde yer aldı.
Gazetelerin birinci sayfalarına baktığımızda ise yılbaşı bağlamında yerel gazetelerde 2 manşet, 5 sürmanşet ve 2 birinci sayfa haberi yayınlandı.
Amirale yalancılık tekzibi
Yılbaşı haberleriyle haftaya başlayan yerel gazeteler, hafta başında okuyucularına sakin bir gündem sunarken haftanın ortasında ise birinci sayfalara yerel medyayla ilgili ilginç gelişmeler yansıdı.
Yayınlanan haberlerde, Balıkesir yerel medyasında kendisini Amiral diye tarif eden bir yerel gazetenin aynı zamanda “yalan” bir habere de imza attığı ortaya çıktı. Hatırlanacağı üzere 29 Ekim resepsiyonunda Vali Yılmaz Arslan’la tokalaşan Ticaret Odası Başkanı Mahmut Yavuz’un beden dilini İzmir’de faaliyet gösteren İsmer Eğitim Danışmanlık şirketi psikologlarından Pınar Ersöz’ün yorumuyla “Özgüveni Yok” manşetiyle, haberleştirilmişti. Geçen hafta, söz konusu psikolog bir noter ihtarnamesiyle haberde geçen ifadelerin kendisine ait olmadığını söyleyerek haberi yalanladı.
Noter yoluyla gönderilen tekzipte Psikolog Pınar Ersöz, söz konusu gazeteye Mahmut Yavuz’la ilgili her hangi bir görüş bildirmediğini ve gazeteyle ilgili bu konuda bir görüşme yapmadığını belirterek gönderdiği cevapla haberin tekzip edilmesini istedi.
Bu haberin ilginç tarafı ise gazetenin yalan habercilik alanında vardığı son noktayı göstermesiydi. Yani gazete artık yalan haberde o kadar sınırları zorluyor ki gerçek kişiler üzerinden, gerçek olmayan beyanlara dayanan haberleri sayfalarında rahatlıkla yer vererek birilerini karalamaktan çekinmiyor. Bugüne kadar yaptığı haberleri göz önünde tutarsak bunların kaçının yalan haber olabileceği ise bir başka düşünülmesi gereken konu.
Yerel Medya da temiz olsun
Geçen hafta medyada yaşanan bir başka ilginç olay ise Yeni Haber gazetesinin ilan faturalarında yaptığı tahrifat dolayısıyla hakkında devam eden davanın gazete aleyhine sonuçlanmasıydı.
Yeni Haber gazetesi sahibi Ekrem Balıbek ile bir çalışanı hakkında açılan faturalarda tahrifat yaparak vergi kaçırma davası, geride bıraktığımız hafta gazete aleyhine sonuçlandı. Yani mahkeme iddiaların doğruluğunu kabul ederek söz konusu gazetenin sahibi Ekrem Balıbek ve çalışanı hakkında hüküm verdi.
Bu haberin üzücü kısmı ise yerel medyada “duayen” kabul edilen bir gazetecinin böyle bir olaya ismin karışmasıydı.
Ayrıca verilen bu karar, “Temiz toplum, temiz yönetim” anlayışının özellikle yerel medya için de geçerli olması gerektiğini ortaya çıkardı. Artık, bize gazeteciliği öğretenlerin de bu tarz haberler ve bu şekilde suçlamalarla gündeme gelmesi, gazeteciliğin vardığı kirlenmişliği görmemiz ve bundan “basının güzide temsilcileri” olarak her bir gazetecinin gerekli dersleri alması açısından önemli bir nokta.
Kalkınma Ajansı gündemde
Geçtiğimiz haftanın yerel gazetelerin birinci sayfaları açısından en kayda değer haberi ise Güney Marmara Kalkınma Ajans’ın (GMKA) düzenlediği bilgilendirme toplantısıydı.
İl genel meclisi toplantı salonunda düzenlenen toplantıya başta Balıkesir Valisi Yılmaz Arslan, Belediye Başkanı İsmail Ok, İGM Başkanı Mehmet Akif Okur, Balıkesir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahir Alkan ve çok sayıda bürokrat ve oda temsilcisi katıldı. Toplantı ajansın kamuoyunda görücüye çıktığı ilk toplantı olması ve içeriğinde hibe programlarının yer alması açısından yerel basın tarafından ilgiyle takip edildi.
Toplantıda ajansın faaliyetleri ve hibe programlarından nasıl yararlanacakları konuları ağırlıklı olarak katılımcılara aktarıldı.
Kalkınma ajansına nasıl başvurulur?
Kalkınma Ajansı kavramı aslında sadece Balıkesir için değil tüm Türkiye için yeni bir kavram. Ajansların kuruluş amacı ise faaliyet gösterilen illerdeki ekonomik, sosyal ve kültürel konularda var olan potansiyellerin harekete geçirilmesi ve bölgesel kalkınmanın sağlanması olarak özetlenebilir.
Ajanslar, özellikle küçük ve orta ölçekteki kar amacı güden kuruluşların yanı sıra kamu kurumları, vakıf, meslek odası ve STK gibi kar amacı gütmeyen kuruluşların da hayata geçirecekleri projeleri eş finansman yöntemiyle destekliyor ve çeşitli hibeler sağlıyor.
Ancak yeni bir örgütlenme olduğu için özellikle projelerin nasıl formüle edilip yazılacağı konusu daha açıklığa kavuşmuş değil. Önümüzdeki günlerde Ajans yetkililerinin proje yazım şekilleriyle ilgili bilgilendirme toplantılarına devam edeceği gelen bilgiler arasında. Ama şunu söyleyebiliriz ki proje yazım mantığı Avrupa Birliği’nin proje yazım mantığıyla hemen hemen aynı. Yani daha önce AB’den finansman sağlayan kuruluşların Kalkınma Ajans’larının hibe programlarına başvururken zorluk çekmeyeceklerini düşünüyoruz.
Özellikle Perşembe gününe damgasını vuran Güney Marmara Kalkınma Ajansı’nın bilgilendirme toplantısı geçtiğimiz hafta yerel gazetelerin birinci sayfalarında 4 manşet, 3 sürmanşet ve 1 birinci sayfa haberi şeklinde yer aldı.
Bandırma’da kanlı olay
Haftanın son günü yerel gazetelere Bandırma’dan gelen şok bir olay yansıdı. Erdek’te öğretmenlik yapan öğretmen Funda Akbaş ile nişanlısı gıda mühendisi Murat Ekinci, şizofren olduğu öğrenilen bir kişi tarafından evlerinin önünde kurşun yağmuruna tutuldu.
Olayda nişanlı çift hayatını kaybederken katil zanlısı Hasan A. Yakalandı. Zanlının daha önce Funda Akbaş’ı rahatsız ettiği ve olayı da kıskançlık üzerine işlediği iddia ediliyor. Bu üzücü olarak başta yerel gazeteler olmak üzere ulusal gazeteler ve televizyonların haber bültenlerinde de önemli ölçüde yer aldı.
Cumhurbaşkanı geliyor
Bu hafta Balıkesir önemli bir konuğunu ağırlamaya hazırlanıyor. Tam 11 yıl sonra bir Cumhurbaşkanı Balıkesir’i ziyaret edecek. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül 14 Ocak Cuma günü Balıkesir’e geliyor.
2010 yılının en yüksek vergisini ödeyen, ticaret hacminde en büyük 500 sanayi kuruluşu içinde yer alan BSO üyesi kişi, kurum ve kuruluşlara ödüllerinin verileceği törene katılacak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün gün içerisinde de çeşitli ziyaretler gerçekleştirmesi bekleniyor.
Geride bıraktığımız hafta zaman zaman yerel gazetelerin birinci sayfalarından kamuoyunu duyurulan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ziyaretinin bu haftaya damgasını vuracak en önemli gündem maddesi olduğunu ise söylemeye gerek yok.
2011 yılının ilk haftasını değerlendirdiğimiz Birincisayfa’nın sonuna geldik. Yazılarımızı her Pazartesi kentin gerçek gazetesi Politika’dan, tüm hafta boyunca Balıkesir’in haber portalı www.balıkesirpolitika.com’dan takip edebilirsiniz.
Bir Değerlendirme:
Muhteşem Süleyman, Hür Adam’a karşı
Geçtiğimiz haftanın gözümüze çarpan ilginç konusu ise bir televizyonda yayınlanan bir dizi ile sinemalarda vizyona giren bir filme gösterilen tepkilerdi. “Muhteşem Yüzyıl” adlı Kanuni Sultan Süleyman dönemini anlatan dizi en çok muhafazakâr hassasiyeti öne çıkan gruplar tarafından tartışma konusu yapılarak eleştirilirken, Said Nursi’nin hayatını konu alan “Hür Adam” isimli sinema filmi ise laik hassasiyetleri bulunan ulusalcı çevrelerden tepki topladı.
İki grubu da Birincisayfa olarak anlamakta zorlandığımız belirtmeliyiz. Çünkü zaten gerçek bir olayı anlatma iddiasıyla yola çıkmamış kurgusal hikâyelerin, gerçeklere aykırı olduğunu söyleyerek tepki göstermek biraz da kullanılan iletişim araçlarının fonksiyonlarını tam kavrayamamaktan kaynaklanır.
Televizyon ve sinema içeriği anlamında daha önceden belirlenmiş, gerçek olmayan, sadece gerçeği taklit edebilen araçlardır. Dolayısıyla içeriklerinin gerçek olma iddiası sadece bir iddiadan ibarettir. Bu araçlarda gerçeğe en yakın programlar belgeseller ve haberlerdir. Diğerleri tamamen kurgulardan ibarettir ve verilecek mesajlar senaristler, yapımcılar ve yönetmenler tarafından önceden belirlenerek üretilirler.
Muhteşem Yüzyıl ve Hür Adam’ın içerik olarak gerçek kişiler ve olaylar üzerinde bir hikâye anlatması onların gerçek olduğunu göstermez. Yani bunların yaratıcılarının “gerçeği anlatalım” diye bir kaygıları yoktur. Ve dolayısıyla onlara gösterilen tepki sadece demokratik hakların kullanılması zemininde hoş görülebilir. Hele hele dizinin ve filmin gösterimin yasaklanması istemek düpedüz aymazlıktır ve “Dede Korkut Hikâyeleri”nin gerçek olmadığını bunların yayınlanmasının yasaklanması gerektiğini düşünmekle eşdeğer gülünçlüktedir.
“Muhteşem Yüzyıl” dizisiyle ne Kanuni’nin şanına halel gelir ne de “Hür Adam” filmiyle Cumhuriyet’in temel değerleri zarar görür. Bunlar olsa olsa o zamanki konulara merakı arttırır, bu da öğrenmek için iyi bir şeydir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder