Mükemmel, iyinin düşmanıdır.
Geçtiğimiz hafta yerel gündemde Balıkesir Üniversitesi’nin yeni Rektörü Mahir Alkan’ın haberleri ön plandaydı. Görevi Prof.Dr. Şerif Saylan’dan devralan Prof.Dr. Mahir Alkan, Salı günü tüm gazetelerin manşetlerinde yer alarak uzun zamandır görmediğimiz bir tabloyla yerel gazetelerin birinci sayfalarında yer aldı. Rektör Mahir Alkan’ın gündemdeki bu konsantre varlığı, kamuoyunun üniversiteden ve yeni yönetimden beklentisinin ne kadar büyük olduğunu göstermesi açısından önemli bir işaret. Alkan’ın bu ilgiyi lehine çevirmesi ise iyi bir iletişim stratejisiyle mümkün olabilir.
Geride bıraktığımız hafta 29 Kasım-4 Aralık tarihleri arasında Balıkesir kent merkezinde yayınlanan yerel gazetelerin birinci sayfalarından hazırladığımız “gündem demetiyle” gazetemizdeki yerimizi aldık. Geçen hafta Balıkesir gündemi, sakin bir haftayı geride bırakarak 2010 yılının son ayına girdi.
Balıkesir gündemi önceki hafta düzenlenen ve Balıkesir’in birçok konusunun masaya yatırıldığı Balıkesir Kent Sempozyum’u haberleriyle başladı. Sempozyumda konuşulan konuların yanı sıra sempozyumun ardından yapılan etkinlik değerlendirmeleriyle haberler birinci sayfalarda yer aldı.
Salı günü ise yerel gazetelerin hepsi Balıkesir Üniversitesi’nin yeni Rektörü Mahir Alkan’ın devir teslim törenine yer verdi. Tüm hafta boyunca ise İGM’de Bürokratların açıklamaları ve Engelliler Günü haberleri yerel gazetelerin birinci sayfalarında en çok gözümüze çarpan haberlerdi.
Balıkesir’in sorunları masada
Türkiye Mimarlar ve Mühendisler Odaları Birliği’ne bağlı İl Koordinasyon Kurulu’nun organize ettiği ve Balıkesir Valiliği, Balıkesir Belediyesi, Balıkesir Üniversitesi ve BALGÜÇ Vakfı tarafından desteklenen Balıkesir kent Sempozyumu 26-28 Kasım tarihlerinde yapıldı. “Yaşamak istediğiniz Balıkesir nasıl olmalıdır?” sorusuna cevap arandığı sempozyum hafta başında yerel gazetelerin birinci sayfalarında yer aldı.
Sempozyumda kentin birçok sorununa akademik bir bakışla didik didik edilirken, en akılda kalıcı açıklamalar ise Jeofizik Mühendisi Prof.Dr. Ahmet Ercan’dan geldi. Balıkesir’deki deprem potansiyeline vurgu yapan Prof.Dr. Ercan, Balıkesir’de son 27 yılda kayda değer büyüklükte bir deprem olmadığını ve önümüzdeki 5 yıl içinde bir deprem beklediğini söylemesi ise yetkililerin dikkate alması gereken bir konu olarak sempozyumun gündeminde öne çıkan konu oldu.
Sempozyumunda konuşulan konular ve sonrasında sempozyumu düzenleme komitesinin halkın ilgisizliğinden şikâyet ettiği değerlendirmeler tüm hafta boyunca yer gazetelerin birinci sayfalarında 3 manşet, 2 sürmanşet ve 6 birinci sayfa haberi olarak okuyuculara aktarıldı.
Saylan gitti, Alkan geldi
Balıkesir kent Sempozyumuyla başlayan Balıkesir gündemi Balıkesir Üniversitesi’ndeki devir-teslim töreniyle devam etti. Balıkesir Üniversitesi Rektörlüğü'ne atanan Prof. Dr. Mahir Alkan, geçen hafta üniversitede düzenlenen törenle görevi Prof. Dr. Şerif Saylan'dan devraldı.
Törenin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Prof. Alkan, üniversitenin problemlerine değindi. Mevcut sorunları iyi bildiğini belirten Rektör Alkan, "Bütün sorunların temelinin, kurumsallaşmadan kaynaklandığını düşünüyorum. Bir yandan kurumsallaşmayla ilgili adımları atarken öte yandan sivil toplum örgütleriyle koordinasyonun sağlanması için çalışacağız” dedi.
Öğrencilerin mevcut sorunlarının çözümü konusuna da önem verdiklerini söyleyen Rektör Alkan, öncelik konularını “Eğitim-öğretim, bilimsel başarı, kurumsallaşma ve üniversite-kent, sanayi işbirliği önümüzde duran ve halledilmesi gereken başlıca konular olarak karşımızda duruyor” dedi.
Yeni Rektör Prof.Dr. Mahir Alkan’ın açıklamaları ve devir teslim töreni Salı günü yayınlanan yerel gazetelerin tümünde manşetlerde yer aldı.
Manşetler kamuoyu beklentisini gösteriyor
Rektörlük devir teslim törenin yerel gazeteler tümü tarafından manşetlerden verilmesi aslında Rektör Alkan’ın da konuşmasında değindiği üniversitenin yıllardır kentten kopuk olmasından dolayı ortaya çıkan beklentilerin büyüklüğünü gösteriyor.
Bugüne kadar üniversitenin fiziki varlığının kentten kopuk olması, sosyal varlığının da fiziki varlığına eşdeğer uzaklıkta kentten uzak olması ve akademik çevrelerin başta sanayi olmak üzere sivil toplum ve meslek odalarıyla arasındaki iletişim zayıflığı geçmişten günümüze süregelen bir durum olduğu bilinen bir gerçek. Üniversitenin bu durumunun değiştirilmesi ve üniversite-kent işbirliğinin ve iletişimin arttırılması ise Balıkesir kamuoyunun her dönem beklentisiydi. İşte Mahir Alkan bu beklentileri tersine çevirebilecek potansiyeli taşıdığı için kamuoyunun projeksiyonlarını üzerine çekmiş vaziyette. Manşetler de bunun tezahürü aslında. Böyle bir beklentinin varlığı yeni Rektör tarafından iyi yönetilirse üniversite açısından bir avantaj, ancak tersi durumda ortaya çıkan iletişim zayıflığı Mahir Alkan’ın ve üniversitenin saygınlığını azaltacak potansiyele sahip.
Geçtiğimiz hafta düzenlenen devir-teslim töreni, sonrasında bazı üniversite yöneticilerinin nezaket istifası ve Rektör Alkan’ın Vali yılmaz Arslan’ı ziyaretiyle Balıkesir Üniversitesi ve yeni rektör, 10 manşet, 1 sürmanşet ve 2 birinci sayfa haberiyle gündemin en dikkat çeken haberiydi.
İl Genel Meclisi gündemin ev sahibi
Geride bıraktığımız hafta, birçok kurum için bütçe görüşmeleri ve yılsonu faaliyet raporlarının hazırlandığı ve kamuoyuyla paylaşıldığı Aralık ayının da başladığı hafta oldu. Önümüzdeki günlerde kurumların yılsonu faaliyetlerinin sık sık birinci sayfalarda yer alacağını şimdiden söylemek zor değil.
Yılsonu faaliyetlerinin açıklandığı İl Genel Meclisi, geçen hafta düzenlediği Aralık ayı toplantılarıyla gündeme ev sahipliği yaptı. Yerel gazetelerin birinci sayfalarına yansıyan birçok habere kaynaklık eden toplantılar, faaliyetlerini kamuoyuna duyurmakta zorluk çeken(!) birçok bürokrat için de iyi bir fırsattı. Aralık ayı İl Genel Meclis Toplantılarında geçen hafta İşkur, Emniyet ve Tarım Müdürleri meclis üyelerine kendi kurumlarıyla ilgili bilgiler katardı. Aynı zamanda hafta başında muhalefet üyelerinin bütçe görüşmelerinde sarf ettikleri sözler de yerel gazetelerin birinci sayfalarındaydı.
İlk olarak İGM’de meclis üyelerine kurumsal sunum yapan İşkur Müdürü İlhan Aslan oldu. Müdür Aslan, Balıkesir'de işsizliği önlemek için işveren ve sanayicilerle hareket ederek istihdam garantili meslek edindirme kurslarına ağırlık verdiklerine dikkat çekerek, Ocak-Ekim 2010 döneminde 3 bin 276 kişi işe yerleştirildiğini söyledi. Gelecek hedeflerini de paylaşan Aslan’ın sunumu Perşembe günü yerel gazetelerin birinci sayfalarından okuyuculara aktarıldı.
Polisimiz AB Standartlarında
İGM’de sunum yapan diğer kurum ise Emniyet Müdürlüğü oldu. Emniyet Müdürü Ömer Aydın, yaptığı sunumda, 2 yıldır Balıkesir’de faili meçhul olay olmadığını ve bütün cinayetlerin aydınlatıldığını söyledi. Yürüttükleri faaliyetleri meclis üyeleriyle paylaşan Aydın, MOBESE sitemine ağırlık vereceklerini ve sitemin ilçelerde de hayata geçirilmesine çalıştıklarını söyledi. Emniyet Müdürü Aydın, Balıkesir merkezinde 211kişiye, il genelinde ise 239 kişiye bir polis düştüğünü, bu oranlarla da AB standartlarını yakaladıklarını söyledi.
Geçtiğimiz hafta İl Genel meclis’inde 2010 yılını değerlendiren diğer kurum ise İl Tarım Müdürü Engin Sancı’ydı. Tarım Müdürü Sancı, kurumu için istenen ödenek için meclis üyelerine teşekkür ederek faaliyetlerini sıraladı.
Bu haftada devam edecek olan İl Genel Meclisi toplantıları yerel gazetelerin haber müdürleri için kaçırılmaz bir fırsat olduğunu ve önümüzdeki günlerde de birçok kurumun İGM toplantılarıyla “kamuoyu podyumu”nda boy göstereceğini düşünüyoruz.
Tüm haftaya baktığımızda ise İGM Toplantıları ve çeşitli kurumların İl Müdürlerinin verdiği bilgiler yerel gazeteler tarafından 7 manşet, 2 sürmanşet ve 5 birinci sayfa haberi olarak birinci sayfalara yansıdı.
Engel tanımıyorlar
Geçen hafta 3 Aralık Dünya Engelliler Günü Tüm Dünyada ve ülkemizde olduğu gibi Balıkesir’de de çeşitli etkinliklerle kutlandı. Birçok kurum ve özel firmanın Dünya Engelliler günü çerçevesinde hazırladıkları etkinlikler büyük ilgi görürken en dikkat çekici etkinlik ise sakatlar derneği tarafından kurulan stand oldu. Standa tekerlekli sandalye parkuru oluşturan Dernek yetkilileri vatandaşları engellilerle empati yapmaya çağırdı.
Başta Valilik ve Belediye olmak üzere birçok kurumun özel önem verdiği etkinlikler yerel gazeteler tarafından da tüm hafta boyunca 4 manşet, 1 sürmanşet ve 11 birinci sayfa haberi olarak okuyuculara ulaştırıldı.
Engel tanımayan hemşehrilerimizin gündem yolculuğuna göz attıktan sonra bu haftalık yazımızın sonuna geldik. Yazılarımızı her hafta Pazartesi günü yeniliklerin öncüsü Politika Gazetesi’nden ve tüm hafta boyunca kentin en ciddi haber sitesi www.balikesirpolitika.com’dan takip edebilirsiniz.
----
Wikileaks Çağı
Geçen haftanın ulusal ve uluslar arası gündemi Wikileaks adlı internet sitesinin ABD’nin Dışişleri Bakanlığı ve çeşitli ülkelerdeki elçilikleriyle yaptığı yazışmaların yayınlanmasına kilitlendi. Öyle ki sadece ulusal gündemde değil, Avrupa ve ABD’deki medyanın da birinci gündem maddesi bu belgeler ve belgelerdeki yazışmaların içeriğiydi.
Ülkemizdeki ve dünyadaki hangi gazetenin internet sitesine göz atarsak atalım mutlaka ana sayfasında Wikileaks ile ilgili bir bölüm mutlaka göze çarpıyordu. Belgelerin birçoğunun hizmete özel ve gizli olması, dünyanın süper gücünün yatak odası sırlarını ifşa etmesi ve diplomatik sırların saçılması bir tarafa, aslında Wikileaks, bir grubun internet üzerinden ABD’yi dünya kamuoyu önünde nasıl zor durumda bırakabildiğini ve ABD’nin bundan dolayı telefon diplomasisi yürüterek başta Türkiye olmak üzere belgelerde adı geçen ülke yöneticilerinden özür dilemeye zorlanabildiğini göstermesi açısından bile başlı başına incelenmesi gerekecek bir konu..
Wikileaks olayı internet mecrasının ne kadar etkili olduğunu göstermesi açısından da çok önemli bir olay. Belgeleri kimin hangi amaçla kurguladığını ve yayınladığını bir kenara bırakırsak Wikileaks’ın, internet haberciliğinde yeni bir çağ açtığı ortada. Sadece magazinle internet sitesi dolduranlara gazeteciliğin ne olduğunu anlatması ve aynı zamanda internet mecrasının gücünün vardığı noktayı göstermesi açısından da önemli bir milat.
Ayrıca belgelerin bir başka göstergesi de Türkiye’nin dünya politikasında etkinliğinin arttığı ve giderek merkez ülke konumuna doğru emin adımlarla yürüdüğünün de kanıtı sayılabilir. Zira Wikileaks olayında 8 bin belgeyle Türkiye, kendisi hakkında en çok belge düzenlenmiş ülke durumunda.
Henüz daha 250 kadar belgenin yayınlandığını ve daha yayınlanacağı söylenen 250 bin belge olduğunu düşünürsek önümüzdeki günlerde de Wikileaks konuşulmaya devam edecek gibi görünüyor. Yani şov yeni başlıyor...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder