Yerel gazetelerin öne çıkan başlıkları ve haftanın gündemi Birinci Sayfa okurları için farklı bir bakış açısıyla yeniden ele alınıyor.
Politika Yazı İşleri'nin yerel gündem üzerine tanık oldukları manzaraları okuyucularına aktarmak için hazırladığı Birinci Sayfa’da yerel gündemi farklı bir açıdan takip edip sizlere aktaracağız. Balıkesir kent merkezinde yayınlanan 9 yerel gazeteyi bütüncül bir yaklaşımla inceleyip öne çıkan haberleri yorumlayıp her Pazartesi günü Birinci Sayfa’da sizlere sunabilmeyi amaçlıyoruz.
Bu köşede yaptığımız analizlerle, yerel gazetelerin birinci sayfalarında manşetler ve sürmanşetler aracılığıyla sunulan haberlerin öne çıkan ve en çok tekrarlananlarını derleyerek okuyucuların gündemi daha net değerlendirebileceği bir fırsat olarak paylaşacağız. Yaptığımız iş yerel gazeteleri daha dikkatli okuyarak yerel gündeme dair notlar yazmak ve sonraki haftalara yönelik kehanetlerde bulunmak.
Çıkış noktamız birinci sayfada yayınlanan haberler olsa da bu çerçevede sınırlı kalmayacağımızı ve iç sayfalara da göz atarak değerlendirmelerimizde kullanacağımızı belirtmek istiyoruz. Köşemiz hakkında büyük laflar etmiyoruz. Zamanla nitelikleri değişebilir, gelişebilir ve yayılabilir.
Peki neden birinci sayfa haberleri?
Gazetelerin birinci sayfaları, gazetelerin vitrinidir. Gazetenin bütününde okuyucuların hangi haberleri “daha dikkatli” okumaları gerektiğini öğütler. Birinci sayfalar okuyuculara iç sayfalarda neyi okuyacaklarına dair çaktırmadan küçük ipuçları verir. İçeriğin kaçırılmaması gereken unsurları birinci sayfalarda yer alır. Birinci sayfaların dikkatlice okunması hem habercilerin gündemini hem de haberlerde verilen mesajların kamuoyuna nasıl ve hangi biçimlerde dağıldığını göstermesi açısından önemlidir.
Birinci Sayfa'yı hazırlarken ilk olarak dikkat edeceğimiz temel nokta: yerel gazetelerin manşetleri ve manşet haberleri olacak. Başlıkları büyük ve kalın puntolarla, ideal olanı en fazla 5 kelimeden oluşan cümlelerle süslenen ve birinci amacı okuyucunun dikkatini çekmek olan manşet haber, aynı zamanda haberci tarafından okuyucunun okumasını istediği ilk haberdir. Bir haberin manşet olabilmesi için "kamuoyu" denilen kavramsal bir atmosferin havasını soluması, suyundan içmesi gerekir. Bu iklimin içerisinden haberleri görebildikleri için gazeteciler çok iyi gözlemci ve iyi birer edebiyatçıdırlar. Gördükleri, deneyimledikleri bir olayı kendi algı dünyalarından süzerek, yazıyı ve görselleri kullanarak okuyucuya ulaştırırlar.
Sonra köşemizi hazırlarken, yerel gazetelerdeki sürmanşet ve sürmanşet haberler dikkatimizi çekecektir. Sürmanşet aslında kelime anlamı olarak “manşet üstü” anlamına gelir ki genel olarak gazete logolarının üzerindeki alanda yayınlanan haberleri anlatır. Habercinin söylemek istediği ikinci önemli haberler ya da mesajlar sürmanşet haberler aracılığıyla okuyucuya ulaştırılır.
Birinci sayfaların olmazsa olmazları ve bizim dikkatimizi cezbedecek son unsurlar ise manşetin etrafına sıralanmış veya çerçevelendirilmiş “anons haber” diye tanımlayabileceğimiz, iç sayfalardaki haberlerin bir kısmının duyurulması için sunulan küçük haberlerdir. Bu haberler gazetenin bir tür “içindekiler” kısmıdır. Anons haberler, manşet ve sürmanşet haberlerden sonra diğer haberlerinin neler olduğuna kısaca değinir ve okuyucuyu iç sayfalara yönlendirir.
Birinci Sayfa, yerel gazetelerin başta yukarıda değindiğimiz birinci sayfa unsurları olmak üzere, birinci sayfalarını karşılaştırarak bir gündem tespiti yapmaya çalışır. Hangi konular birinci sayfalarda yer bulabilmiş, hangileri manşetlerin heybetli gölgesinde kalmış bunları tespit edip okuyucuya sunacak ve dolayısıyla Balıkesir gündemini gazeteler açısından daha net ortaya koyabilecektir.
Bu kadar da değil?
Birinci Sayfa'da bölümlerde yer alacak. İlk olarak bir “Alternatif Gündem” bölümü hazırlamaya çalıştık. Bu bölümde yerel gündemde önce çıkan haberlerin dışında, gündemin gerisinde kalmış ama bize göre kentin ekonomik, sosyal ve kültürel yapısına katkı sağlayabilecekken gözden kaçmış haberlere de son bir fırsat tanıyıp okuyucunun dikkatine sunacak ve gündemin alternatifini bulmaya çalışacağız.
“Gündemin Geride Bıraktıkları” bölümüyle ise gündemin gölgesinde kalan haberlere değinerek alternatif gündem arayışımıza katkı yapacak haberleri sizlere sunacağız. Yerel gazetelerde çok az yer bulabilmiş, bizim açımızdan tartışılmaya ve konuşulmaya değer bulunan haberleri seçerek yayınlamaya çalışacağız.
Ayrıca “İlçelerin Gündemi” bölümüyle Balıkesir merkezinde yayınlanan gazetelerde ilçe haberlerine de değinerek yerelin de yereline şöyle bir göz atacağız. Bunu yaparken ilçe haberlerinin yerel gazetelerde yer alma biçimini ve sayısını temel alıp genellemelerden yararlanarak sizlere sunacağız.
Belki ileri de
Tüm bunlarla birlikte ileride bu sayfada hayata geçirmeyi ve okuyuculara sunmayı planladığımız başka sürprizlerimiz de olacak. Mesela yerel televizyon haberlerine de ileride bu sayfalarda yer vermeyi planlıyoruz. Sonraları ulusal gündeme dair analiz notlarımızı veya gözlemlerimizi paylaşarak, bunları yerel gündemle ilişkilendirmeyi deneyeceğiz.
Ulusal gazete tirajları, sansasyonel haber – tiraj ilişkileri, yerel köşe yazarlarının gündemleri, yerel spor medyası gibi arada sırada karşınıza çıkacak bonus dosyalarıyla Birinci Sayfa, size bir büyüteç verecek ve Balıkesir'in gündemine bir de bu büyüteçle bakmanızı tavsiye edecek.
Ayrıca yayınlanan yazılara http://birincisayfa.blogspot.com/ sayfasından da ulaşılabilecek. Tanıtım yazısı olarak kaleme aldığımız bu giriş bölümden sonra artık iş gündemi takip etmeye geldi. Tekrar görüşmek üzere.
“Gündem” ne ola ki?
Bu köşenin konu başlığını oluşturan gündem kavramına kısaca göz atmak istiyoruz. Her ne kadar yazımızda, akademik tartışmalardan ilham alsak da kavramlardan uzak durarak ve yabancı kelimeler kullanmamaya özen göstererek meseleyi kısaca özetlemeye gayret edeceğiz.
Türk Dil Kurumu sözlüğüne baktığımızda gündem, “toplantılarda görüşülecek konu bütünü" şeklinde tanımlanmıştır. Bu tanımlama genel bir anlam üretse de bizim konumuzu ilgilendiren asıl tanımlamayı konunun uzmanları yapmıştır. Bunlara göre gündem, "zamanın belirli bir noktasında önemlilik sırasına göre dizilmiş konu ya da olayların listesi" biçiminde tanımlanmıştır ve bu bizim çıkış noktamızdır.
Göstermeye çalıştığımız ve bu köşeyi okurken okuyuculardan sorgulanmasını istediğimiz, “önemlilik sırasına göre dizilmiş konu ya da olayları”; kim, neye göre önemli görüyor. Bir gazetenin gündemi, tüm halkın ve karar mekanizmalarının gündemini etkileyebiliyor mu? Yumurta-tavuk hikayesi…Gazeteler mi halkın ve karar mekanizmalarının gündemini belirliyor yoksa halk ve karar mekanizmaları mı gazetelerin gündemini belirliyor? Aslında cevap da yumurta-tavuk sorularının cevabıyla aynı. İki tarafta birbiriyle etkileşim halinde ve iki taraf da birbirini etkileme potansiyelindedir.
Gündem kavramıyla ilgili tarihten günümüze bir çok araştırma yapılmış ve hatırı sayılır bir açıklamaya ulaşılmamışsa da üzerine bolca kafa patlatılmıştır. Gündem kavramını açıklarken genelde “nasıl belirlendiği?” üzerinde durulmuş ve özellikle medyanın gündemi belirlemesiyle ilgili çeşitli yaklaşımlar geliştirilmiştir.
Gündem Belirleme yaklaşımları, kamuoyunun “farkına varma” ve “haberdar olma” boyutunda, medya etkilerinin ilk basamağını oluşturan, “zihinsel düzeydeki” etkilerini konu almaktadır. Bu yaklaşımların ana gövdesini medyanın önemlilik ya da öncelik verdiği konuların halkın zihninde de önemli ya da öncelikli konular haline geldiğini öne sürmesi oluşturmaktadır. Buna göre, nasıl her bir bireyin o gün yapacağı işlere yönelik bir öncelik sıralaması mevcutsa, toplumların da sorunlarının hangisinden başlanarak çözüme kavuşturulacağına ilişkin bir öncelik sıralamasına ihtiyaçları vardır. Bireyler bu öncelik sıralamalarını kendileri oluştururken, toplumun sorunlarının hangilerinin öncelikli olduğuna ilişkin sıralamayı yapmada medyanın ne ölçüde etkili olduğunun açıklanması “gündem belirleme” yaklaşımının en alengirli araştırma sorusunu oluşturur.
Bu soru etrafında şekillendirilen çalışmalarda ise gündem belirlemenin bir süreç halinde işlediği, medya gündemindeki bir konunun önemliliğinin halk gündemini biçimlendirdiği ve dolayısıyla karar mekanizmalarının ilgilendikleri konuları, yani gündemi oluşturduğu belirlenmiştir.
Sonuç olarak medya karşılıklı etkileşim halinde olduğu halk ve karar mekanizmalarının gündemini etkilemede diğerlerinden bir adım öndedir. Birinci Sayfa'yla biz, medyanın bu önde giden durumunu farklı bir bakış açısıyla sizlere derli toplu sunmak ve elle tutulur hale getirmeyi yol haritası olarak benimsedik.
Bunu yaparken ne ölçüde başarılı olacağımızı ise zaman gösterecek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder