27 Temmuz 2009

Tiryakilerin, dumansız yaşam şaşkınlığı!

Yeni yasaklar tiryakileri dumansız yaşama zorluyor. Geçen haftanın gündeminde yer alan “sigara yasağı” haberlerinin önümüzdeki günlerde de gazete sayfalarını süslemeye devam edecek gibi görünüyor.

Birinci sayfanın 20 – 25 Temmuz tarihlerini kapsayan bu ilk analiz çalışması için yerimizi aldık. Balıkesir’in kent gündeminin gazetelere yansımalarına birlikte göz atacağız.

Öncelikle kent merkezinde yayınlanan ve bizim ulaşabildiğimiz 4 yerel gazeteyi temel aldığımızı ve ilçelerdeki gazeteleri gözardı ettiğimizi önceden belirmek istiyoruz. Gazeteler günlük olarak takip edildi ve birinci sayfalarından başlayarak tüm haberler incelendi. Bizim görebildiğimiz gazetelerin gündemi yaz mevsiminin verdiği tatil havasının da etkisiyle farklı konuları ve haberleri birinci sayfalarına taşıdılar.

Ancak yine de gazetelerin gündemlerinde benzer haberler ve açıklamaların yayınlanmasıyla gündemin bazı konuları diğerlerine göre daha çok öne çıktı.

Geçtiğimiz haftanın gündemine baktığımızda iki önemli gündem maddesi gazetelere yansıdı. İlki ve bize göre sonraki haftalarda da zaman zaman gündeme gelecek olan ”sigara yasağı”. 19 Temmuz Pazar gününden bu yana uygulanmaya başlanan yasakla tüm Türkiye’de kapsamlı sigara yasağı başladı. Hafta başından beri incelediğimiz yerel gazetelerde sigara yasağını konu alan ve çıkış noktasını bu konuya dayandıran, 2 manşet, 5 sürmanşet haber ve 6 anons haber olmak üzere toplam 15 haber yayınlandı.

Haberlerin metinlerini incelediğimizde ise haberlerin iki grupta toplandığını görüyoruz. Birinci grupta haberlerde sigara yasağının yarattığı değişim ve yeni alışkanlıkların haberleştirilmesine ağırlık verilmiş. Ikinci grup haberlerde ise yasağa açıklamalarla tepki veren çeşitli örgütlerin başkanları ve hukuki yollardan yasağa karşı çıkanların hamleleri haberleştirilmiş.

Sigara yasağıyla ilgili haberlerin gündemin ilk maddesini oluşturmasının en önemli etkeni ise konunun ulusal medya tarafından da gündemde tutulması. Yani gündüz yerel gazetelerde takip ettiğiniz sigara yasağını konu alan yerel haberler ile akşam eve gittiğinizde televizyon haberlerinde de sigara yasağıyla ilgili gündem paralellik gösterir. Konuya medyanın bu kadar ilgili yaklaşmasının bir çok nedeninin yanında en önemli nedenler ise, sosyal kökleri olan kötü bir alışkanlığın sürdürülmesinin hukuki sınırlılıklarla zorlaştırılması ve sayıları milyonları bulan tiryakilerin alıştıkları davranışlarında köklü değişiklikler yapmaya zorlamasının haber değeri taşıması. Yasağın ilgilendirdiği kitlelerin sayıca çokluğu, gazetelerin haberi sayfalarına taşımasına neden olmaktadır. Yerel gündem de olduğu gibi ulusal gündemde de zaman zaman sigara yasağının geldiği aşamalar, dönüştürdüğü mekanlar ve değiştirdiği insanları konu alan bir çok haber görebileceksiniz.

Bunun yanında meslek odaları başkanlarının açıklamaları da haberlerin sayfalarda yer bulmasına önemli ölçüde katkı sağladı. Açıklamlarının satır aralarına baktığımızda yasağın taraflarının kafalarını biraz karıştırdığını ve yasağa karşı hukuki ve sosyal bir zemin arayışına girdiklerini düşündürüyor. Ama yine de oda başkanlarının temsil ettiği iş yeri sahipleri adına böyle bir açıklama yapması ve yasağın herkes için güllük gülistanlık olmadığını kamuoyuna sunması, uygulamanın tartışılması ve benimsenmesi açısından önemli bir adım.

Sigara yasağı haberlerinden bizim anladığımız uygulamanın hem tiryakilerin hem uygulayıcıların hem de mekan sahiplerinin kafalarını biraz karıştırdığı ve yeni duruma alışmanın zaman alacağı. Dolayısıyla önümüzdeki haftalarda bu ”yeni duruma alışma” durumunun yerel gazetelerde yine haber olarak sunulma ihitmalinin yüksek olduğunu söyleyebiliriz. Hatta bu haberlerin, mekan sahiplerinin yasağa karışı yaratıcı çözümleri gazete sayfalarında mizahi enstanteneler katılarak sizlere ulaşacağı kanaatindeyiz.

"Şeffaf olun" genelgesi

Geçen haftanın yerel gazeteler açısından ikinci önemli gündem maddesi ise Vali’nin şeffaflık genelgesiydi. Gazetelerden takip edebildiğimiz kadarıyla Vali Arslan, kaymakamlıklara ve resmi kurumlara bir yazı göndererek ”kamuoyunun faydasına olacak uygulamalar ve cevaplar için valilik onayına gerek duymaksızın açıklama yapılabilir” genelgesini yayınlıyor. Bu haberin gündeme yansıması ise aynı gün 4 gazeteden 3 tanesinin haberi manşetten verilmesi şeklinde oldu. Bu genelgeyi birden çok gazetenin aynı anda manşetlerine taşınması, haberi okuyucularına sunan yerel gazeteler açısından önemli bir ayrıntıyı da içinde barındırıyor.

Gazetelerin haber toplarken ve yazarken kimi kurumlarda karşılaştıkları ”bilgi vermeme” yada ”çekinme” durumlarının ortadan kalkacağını düşünmeleri, haberi gündemin en üst sıralarına taşımaları sonucunu doğurdu. Bu durum gazetelerin haber üretirken elinin kuvvetlenmesi anlamına geliyor. Yani gazeteler, bilgi vermeme durumunu koruyan kurumları deşifre etme kozunu elinde tutarak, kurumlardan rahatlıkla bilgi alabilir konuma geldikleri haberini okuyucularına okutmak istedikleri ilk haber olarak manşete taşıyorlar. Yerel gazetelerin sadık okuyucularından bir kesiminde resmi kurum yöneticileri olduğunu düşünürsek, sanırız gazetecilerin mesaj gönderdiği bir grup alıcı daha net anlaşılacaktır.

Bu genelgeden sonra kurumlar daha çok basın ilişkilerine yönelmesi, bizim de yerel gazetelerde artık kaymakamlıklardan ve resmi kurumlardan servis edilmiş haberlere daha sık rastlayacağımız anlamına geliyor. Kısaca, artık kurumlar açısından “açıklama” yapmak eskiye nazaran daha kolay olacağı için haberciler doğrudan yöneticilerden bilgi talep edecekler. Bu da yerel gazetelerde daha çok resmi kurum haberlerinin yayınlanacağını düşündürüyor. Ancak bu konuda şöyle bir aksaklık olabileceğini öngörüyoruz. Daha önce kullanılmayan bu yöntem, kurumların basınla ilişkilerinde acemice hatalar yapmasına neden olabilecektir. Bu da bazen yanlış anlaşılmalar ve bilgilendirmelerin yanında sansasyonel haberlerin de ortaya çıkabileceği bir zemin oluşturabilir. Ama yine de ne açıdan bakılırsa bakılsın bu genelge, şeffaflık ve hesap verebilirlik açısından demokratik eğilimleri destekleyeceği için Valilik açısından artı puan olacaktır.

Yerel siyasetin yaz mesaisi

Geçen haftanın birinci sayfalarında yerel siyasetin gündemine baktığımızda ise siyasi partiler ve oluşumlarla ilgili yerel gazetelerin birinci sayfalarında sürmanşetten 3, manşetten 7 ve 21 anons haber olmak üzere toplam 31 haber kullanıldı. Bu haberlerin dağılımında ise ilk sırayı AK Parti 18 haberle alırken, onu 6 haberle CHP ve 3 haberle MHP izledi. Geriye kalan haberler ise DSP, TDH, DP ve ANAVATAN partileri arasında dağıldı. Bu dağılım birinci sayfalardaki haberlerin niteliği gözetilmeksizin yapıldı. Cuma günü CHP’de istifaların gündeme gelmesiyle de önümüzdeki günlerde yerel siyasetin gündeminin hareketleneceğini düşünüyoruz. Ayrıca kongre sürecine giren partilerin de gündemde yer bulacağını unutmamak gerekir.

Son olarak Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti’nin, Mustafa Necati Bey anısına düzenlediği Başarı Ödülleri Töreni’nin Pazartesi gününden itibaren yerel gazetelerde büyük ölçüde yer tutmasını bekliyoruz. Özellikle törene katılan siyasilerin açıklamalarıyla süslenecek haberlerin yerel gazetecilerin vitrininde yer bulacağını düşünüyoruz.

Alternatif Gündem

Geçen haftanın hareketli gündemi arasından bir haber dikkatimiz çekti. Aslında diğer konularla karşılaştırıldğında birinci sayfada kendine çok az yer bulabilmiş bu haber yerel gazeteler ve dolaylı olarak halkın haber alma özgürlüğünü ilgilendiriyordu. Sansürün kaldırılmasının 101. Yıldönümü olarak kutlanan Basın Bayramı ilgili sivil toplum örgütleri tarafından yapılan açıklamalarla gündeme getirilmeye çalışıldı. Bilginin kamuoyunda dolaşımına önemli katkılar yapan medyanın böyle bir habere kayıtsız kalması beklenemezdi. Konu kendine birinci sayfalarda anons haber şeklinde yer bulabildi. Yapılan açıklamaların içsayfalarda yer verildi ve açıklamaların ortak noktası “sansürün biçim değiştirdiği” anafikrinden yola çıkıyordu. Basın Bayramı’nın sadece açıklamalarla hatırlatılmasının eksik bir yaklaşım olarak değerlendiriyoruz. Basın açıklamalarının yanında konunun gündem de tutulması için etkinliklerle de desteklenmesinin önemli olduğunu düşünüyoruz.

~~~~~~~~~~

Gündemin Geride Bıraktıkları

Gazeteleri karıştırıken gözümüze bir haber çarptı ki gerçekten bunun bir kez daha altının çizilmesi gerektiğini düşündük. Pazartesi günkü 2 yerel gazetenin iç sayfalarında yer alan haberlerde, Ovaköy civarında bulunan ve Fatih’in ablası Siti hatun ve kızına ait olduğu iddia edilen türbenin bugünkü durumuna dikkat çekilmiş. Sigara dumanından pek görünmediğini düşündüğümüz bu haber, tarih bilincimizle yüzleşmek açısından önemli bir ayrıntıydı. Türbenin virane ve ilgisiz görüntüsü, günlük hayatımızın hengamesinde kaybolup gitmiş tarihi bir varlığımızın bugünkü durumunu göstermesi açısında kayda değerdi. Ancak pazartesi günkü gazetelerde rastlayabildiğimiz haberle ilgili daha sonra başka haberlerin ya da açıklamaların yayınlanmaması ise konunun eski durumunun devam edeceği izlenimini uyandırıyor. Dileyelim ki sorumluların harekete geçtiğini anlatan haberler de yayınlansın.

~~~~~~~~~~

Ilçelerin Gündemi

Geride bıraktığımız haftada ilçe haberlerinden yaptığımız taramalarda çok ilginç bulgulara rastladık. Örneğin bazı ilçelerden bir çok haber gelirken, bazılarıyla ilgili ise incelediğimiz 4 gazetenin sayfalarında hiç haberlere rastlayamadık. Ya bu ilçelerde hiç bir şey olmuyordu ya da haber akışında bir problem vardı. Yine de durumu, haber akışında yaşandığını düşündüğümüz aksaklıklara yormak istiyoruz. İnternet teknolojilerini daha etkin kullanarak bu sorunun aşılabileceğini de biliyoruz. Haftaya baktığımızda Burhaniye’nin tartışmasız üstünlüğünü görüyoruz. Yerel gazetelerin bir çoğunda toplam 55 haberi yayınlanan Burhaniye’nin en çok yayınlanan haberleri ise Belediye’nin 20’cisini düzenlediği Burhaniye-Ören Turizm Kültür ve Sanat Festivali’yle ilgiliydi. Burhaniye’yi iki büyük ilçemiz takip ediyor. Burhaniye ile birlikte Bandırma 35 haberle, Edremit de 32 haberle ilk üçü oluşturuyorlar. Hiç haberine rastlayamadığımız Susurluk ve Savaştepe ilçeleri de geçen haftadan gözümüze çarpan diğer bir noktaydı.

23 Temmuz 2009

Birinci Sayfa, Yerel Gündemi Analiz Ediliyor!

Yerel gazetelerin öne çıkan başlıkları ve haftanın gündemi Birinci Sayfa okurları için farklı bir bakış açısıyla yeniden ele alınıyor.

Politika Yazı İşleri'nin yerel gündem üzerine tanık oldukları manzaraları okuyucularına aktarmak için hazırladığı Birinci Sayfa’da yerel gündemi farklı bir açıdan takip edip sizlere aktaracağız. Balıkesir kent merkezinde yayınlanan 9 yerel gazeteyi bütüncül bir yaklaşımla inceleyip öne çıkan haberleri yorumlayıp her Pazartesi günü Birinci Sayfa’da sizlere sunabilmeyi amaçlıyoruz.

Bu köşede yaptığımız analizlerle, yerel gazetelerin birinci sayfalarında manşetler ve sürmanşetler aracılığıyla sunulan haberlerin öne çıkan ve en çok tekrarlananlarını derleyerek okuyucuların gündemi daha net değerlendirebileceği bir fırsat olarak paylaşacağız. Yaptığımız iş yerel gazeteleri daha dikkatli okuyarak yerel gündeme dair notlar yazmak ve sonraki haftalara yönelik kehanetlerde bulunmak.

Çıkış noktamız birinci sayfada yayınlanan haberler olsa da bu çerçevede sınırlı kalmayacağımızı ve iç sayfalara da göz atarak değerlendirmelerimizde kullanacağımızı belirtmek istiyoruz. Köşemiz hakkında büyük laflar etmiyoruz. Zamanla nitelikleri değişebilir, gelişebilir ve yayılabilir.

Peki neden birinci sayfa haberleri?

Gazetelerin birinci sayfaları, gazetelerin vitrinidir. Gazetenin bütününde okuyucuların hangi haberleri “daha dikkatli” okumaları gerektiğini öğütler. Birinci sayfalar okuyuculara iç sayfalarda neyi okuyacaklarına dair çaktırmadan küçük ipuçları verir. İçeriğin kaçırılmaması gereken unsurları birinci sayfalarda yer alır. Birinci sayfaların dikkatlice okunması hem habercilerin gündemini hem de haberlerde verilen mesajların kamuoyuna nasıl ve hangi biçimlerde dağıldığını göstermesi açısından önemlidir.

Birinci Sayfa'yı hazırlarken ilk olarak dikkat edeceğimiz temel nokta: yerel gazetelerin manşetleri ve manşet haberleri olacak. Başlıkları büyük ve kalın puntolarla, ideal olanı en fazla 5 kelimeden oluşan cümlelerle süslenen ve birinci amacı okuyucunun dikkatini çekmek olan manşet haber, aynı zamanda haberci tarafından okuyucunun okumasını istediği ilk haberdir. Bir haberin manşet olabilmesi için "kamuoyu" denilen kavramsal bir atmosferin havasını soluması, suyundan içmesi gerekir. Bu iklimin içerisinden haberleri görebildikleri için gazeteciler çok iyi gözlemci ve iyi birer edebiyatçıdırlar. Gördükleri, deneyimledikleri bir olayı kendi algı dünyalarından süzerek, yazıyı ve görselleri kullanarak okuyucuya ulaştırırlar.

Sonra köşemizi hazırlarken, yerel gazetelerdeki sürmanşet ve sürmanşet haberler dikkatimizi çekecektir. Sürmanşet aslında kelime anlamı olarak “manşet üstü” anlamına gelir ki genel olarak gazete logolarının üzerindeki alanda yayınlanan haberleri anlatır. Habercinin söylemek istediği ikinci önemli haberler ya da mesajlar sürmanşet haberler aracılığıyla okuyucuya ulaştırılır.
Birinci sayfaların olmazsa olmazları ve bizim dikkatimizi cezbedecek son unsurlar ise manşetin etrafına sıralanmış veya çerçevelendirilmiş “anons haber” diye tanımlayabileceğimiz, iç sayfalardaki haberlerin bir kısmının duyurulması için sunulan küçük haberlerdir. Bu haberler gazetenin bir tür “içindekiler” kısmıdır. Anons haberler, manşet ve sürmanşet haberlerden sonra diğer haberlerinin neler olduğuna kısaca değinir ve okuyucuyu iç sayfalara yönlendirir.

Birinci Sayfa, yerel gazetelerin başta yukarıda değindiğimiz birinci sayfa unsurları olmak üzere, birinci sayfalarını karşılaştırarak bir gündem tespiti yapmaya çalışır. Hangi konular birinci sayfalarda yer bulabilmiş, hangileri manşetlerin heybetli gölgesinde kalmış bunları tespit edip okuyucuya sunacak ve dolayısıyla Balıkesir gündemini gazeteler açısından daha net ortaya koyabilecektir.

Bu kadar da değil?

Birinci Sayfa'da bölümlerde yer alacak. İlk olarak bir “Alternatif Gündem” bölümü hazırlamaya çalıştık. Bu bölümde yerel gündemde önce çıkan haberlerin dışında, gündemin gerisinde kalmış ama bize göre kentin ekonomik, sosyal ve kültürel yapısına katkı sağlayabilecekken gözden kaçmış haberlere de son bir fırsat tanıyıp okuyucunun dikkatine sunacak ve gündemin alternatifini bulmaya çalışacağız.

Gündemin Geride Bıraktıkları” bölümüyle ise gündemin gölgesinde kalan haberlere değinerek alternatif gündem arayışımıza katkı yapacak haberleri sizlere sunacağız. Yerel gazetelerde çok az yer bulabilmiş, bizim açımızdan tartışılmaya ve konuşulmaya değer bulunan haberleri seçerek yayınlamaya çalışacağız.

Ayrıca “İlçelerin Gündemi” bölümüyle Balıkesir merkezinde yayınlanan gazetelerde ilçe haberlerine de değinerek yerelin de yereline şöyle bir göz atacağız. Bunu yaparken ilçe haberlerinin yerel gazetelerde yer alma biçimini ve sayısını temel alıp genellemelerden yararlanarak sizlere sunacağız.

Belki ileri de

Tüm bunlarla birlikte ileride bu sayfada hayata geçirmeyi ve okuyuculara sunmayı planladığımız başka sürprizlerimiz de olacak. Mesela yerel televizyon haberlerine de ileride bu sayfalarda yer vermeyi planlıyoruz. Sonraları ulusal gündeme dair analiz notlarımızı veya gözlemlerimizi paylaşarak, bunları yerel gündemle ilişkilendirmeyi deneyeceğiz.

Ulusal gazete tirajları, sansasyonel haber – tiraj ilişkileri, yerel köşe yazarlarının gündemleri, yerel spor medyası gibi arada sırada karşınıza çıkacak bonus dosyalarıyla Birinci Sayfa, size bir büyüteç verecek ve Balıkesir'in gündemine bir de bu büyüteçle bakmanızı tavsiye edecek.
Ayrıca yayınlanan yazılara http://birincisayfa.blogspot.com/ sayfasından da ulaşılabilecek. Tanıtım yazısı olarak kaleme aldığımız bu giriş bölümden sonra artık iş gündemi takip etmeye geldi. Tekrar görüşmek üzere.

“Gündem” ne ola ki?

Bu köşenin konu başlığını oluşturan gündem kavramına kısaca göz atmak istiyoruz. Her ne kadar yazımızda, akademik tartışmalardan ilham alsak da kavramlardan uzak durarak ve yabancı kelimeler kullanmamaya özen göstererek meseleyi kısaca özetlemeye gayret edeceğiz.

Türk Dil Kurumu sözlüğüne baktığımızda gündem, “toplantılarda görüşülecek konu bütünü" şeklinde tanımlanmıştır. Bu tanımlama genel bir anlam üretse de bizim konumuzu ilgilendiren asıl tanımlamayı konunun uzmanları yapmıştır. Bunlara göre gündem, "zamanın belirli bir noktasında önemlilik sırasına göre dizilmiş konu ya da olayların listesi" biçiminde tanımlanmıştır ve bu bizim çıkış noktamızdır.

Göstermeye çalıştığımız ve bu köşeyi okurken okuyuculardan sorgulanmasını istediğimiz, “önemlilik sırasına göre dizilmiş konu ya da olayları”; kim, neye göre önemli görüyor. Bir gazetenin gündemi, tüm halkın ve karar mekanizmalarının gündemini etkileyebiliyor mu? Yumurta-tavuk hikayesi…Gazeteler mi halkın ve karar mekanizmalarının gündemini belirliyor yoksa halk ve karar mekanizmaları mı gazetelerin gündemini belirliyor? Aslında cevap da yumurta-tavuk sorularının cevabıyla aynı. İki tarafta birbiriyle etkileşim halinde ve iki taraf da birbirini etkileme potansiyelindedir.

Gündem kavramıyla ilgili tarihten günümüze bir çok araştırma yapılmış ve hatırı sayılır bir açıklamaya ulaşılmamışsa da üzerine bolca kafa patlatılmıştır. Gündem kavramını açıklarken genelde “nasıl belirlendiği?” üzerinde durulmuş ve özellikle medyanın gündemi belirlemesiyle ilgili çeşitli yaklaşımlar geliştirilmiştir.

Gündem Belirleme yaklaşımları, kamuoyunun “farkına varma” ve “haberdar olma” boyutunda, medya etkilerinin ilk basamağını oluşturan, “zihinsel düzeydeki” etkilerini konu almaktadır. Bu yaklaşımların ana gövdesini medyanın önemlilik ya da öncelik verdiği konuların halkın zihninde de önemli ya da öncelikli konular haline geldiğini öne sürmesi oluşturmaktadır. Buna göre, nasıl her bir bireyin o gün yapacağı işlere yönelik bir öncelik sıralaması mevcutsa, toplumların da sorunlarının hangisinden başlanarak çözüme kavuşturulacağına ilişkin bir öncelik sıralamasına ihtiyaçları vardır. Bireyler bu öncelik sıralamalarını kendileri oluştururken, toplumun sorunlarının hangilerinin öncelikli olduğuna ilişkin sıralamayı yapmada medyanın ne ölçüde etkili olduğunun açıklanması “gündem belirleme” yaklaşımının en alengirli araştırma sorusunu oluşturur.

Bu soru etrafında şekillendirilen çalışmalarda ise gündem belirlemenin bir süreç halinde işlediği, medya gündemindeki bir konunun önemliliğinin halk gündemini biçimlendirdiği ve dolayısıyla karar mekanizmalarının ilgilendikleri konuları, yani gündemi oluşturduğu belirlenmiştir.
Sonuç olarak medya karşılıklı etkileşim halinde olduğu halk ve karar mekanizmalarının gündemini etkilemede diğerlerinden bir adım öndedir. Birinci Sayfa'yla biz, medyanın bu önde giden durumunu farklı bir bakış açısıyla sizlere derli toplu sunmak ve elle tutulur hale getirmeyi yol haritası olarak benimsedik.

Bunu yaparken ne ölçüde başarılı olacağımızı ise zaman gösterecek.